Serbest Kürsü
25 Kasım: Erkek Şiddetinin Yapısallığı, Cezasızlık Rejimi ve Kadınların Kolektif Mücadelesi
Seher Yıldırım 24 Kasım 2025
Seher Yıldırım 24 Kasım 2025
Şilan Geçgel 23 Kasım 2025
Sibel Kocabıyık 22 Kasım 2025
25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü, feminist mücadelenin tarihsel hafızasını bugüne taşıyan politik bir eşiktir. Mirabel Kardeşler’in bir diktatörlük tarafından katledilmesi, kadınlara yönelen […]
Seher Yıldırım 24 Kasım 2025
Herhangi bir kelimenin en ufak kıpırtısı bile karalanmaya, “görülmüştür” damgası altında ezilmeye gebedir. Bu yüzden hapishaneye mektup gönderen herkes bilir: Her kelimenin ardında görünmez farlar yanıp […]
Şilan Geçgel 23 Kasım 2025
25 Kasım Neden Kadına Yönelik Şiddete Karşı Mücadele Günü? Kadınların hayatı boyunca süren sömürü, şiddet ve yok sayılma, tarih boyunca farklı biçimlerde karşımıza çıktı. Ancak her […]
Hatice Özbay 23 Kasım 2025
AKP iktidarının ilk yıllarında, demokrasiyi geliştirme taahhüdünde bulunarak sanki özgürlük timsali bir siyasi hareket olacakmış izlenimi yaratmaya çalışmıştı.Aynı Adnan Menderes ve benzerlerinin yaptığı gibi, iddiaların aksine […]
Sibel Kocabıyık 22 Kasım 2025
Uluslararası Kız Çocukları Günü her yıl 11 Ekim'de kutlanıyor ve bu yılki etkinlik " Biz Buradayız: Cesur, Çeşitli ve Durdurulamaz - Kız Çocuklarının Hakları İçin Harekete Geçilmesini […]
Telli Kayalar 21 Kasım 2025
Sanatta kadınların temsili, erkeğin “kanatsız melekleri”ydi asırlar boyunca. “Kanatsız melekler” resimde, şiirde, romanda; anneydi, eşti, evin işlerini yapan dişilerdi. Asırlar boyunca sanatta kadın; erkeğe hizmet eden, […]
Kadın Vardiyası 20 Kasım 2025
Kadın emeği, kapitalist düzenin en temel dayanaklarından biri olmaya devam ediyor. Kadınlar güvencesiz koşullarda, düşük ücretlerle, uzun saatler boyunca ve bakım başta olmak üzere ev içi emeğin görünmezleştirilmesiyle yoğun bir sömürüye maruz bırakılıyor. Ataerkil düzen, bu sömürüyü doğal ve kaçınılmaz göstererek kadınları hem ekonomik hem de toplumsal olarak baskı altında tutmaya devam ediyor. Üstelik, iktidarın "Aile Yılı" gibi politikalarla kadınları ve emeklerini daha da görünmez hale getirme ve kadınlar üzerindeki ataerkil baskıyı artırma çabaları, kadınları istihdamdan uzaklaştırarak eve hapsetmeyi, aynı zamanda istihdam koşullarını ağırlaştırarak sömürüyü büyütmeyi hedefliyor. Peki, emeğimizin özgürleşmesi nasıl mümkün olabilir? Bu noktada, toplumsal cinsiyet eşitliğine dayalı çalışma koşulları ve kamusal destek mekanizmaları tam eşitliğe ve özgürlüğe giden yolda kadınların siyasal toplumsal kapasitelerini büyütmeleri ve kazanımlar elde etmeleri adına büyük bir önem taşıyor. Kadınların sendikal mücadelede, çalışma hayatında ve yaşamın diğer tüm alanlarında daha güçlü özneler olarak yer […]
İlke Kumartaşlıoğlu 16 Mart 2025
Guy Debord’un 1967’de yayınlanan Gösteri Toplumu adlı kitabı, gerçekliğin yerine onun eğilip bükülmüş anlatımının/görüntüsünün geçtiği günümüz dünyasına işaret ediyor. Debord’un kitabı ilk yayınlandığında “karamsar ama gerçekçi” olarak yorumlanmıştı. Ancak onun yaşadığı yıllarda var olmayan, burjuva icadı neoliberalizm garabetini görseydi, herhalde kitabın karamsarlık dozu epey artardı. Gösteri toplumunda, fiilen süren yaşamlara tam karşıt yaşamlar kamunun gözüne sokulur, böylece koca bir toplum “onlar gibi” olmayı en büyük hedef ve “mış gibi” yapmayı da en sevdiği faaliyet haline getirir. Sınıflı toplumlarda, biri/bir şey “olmak” değil, “sahip olmak” hep önemlidir; ancak geldiğimiz neoliberal gösteri toplumunda bu hedef, “sahip olmak”tan çıkıp “gibi görünme”ye evrilmiştir. Instagram’da mutlu insanlar, cici çocuklar, ferah evler, mükellef sofralar görürüz; gözyaşı yoktur, burundan akan sümük, akmayan musluk, ezilen onur yoktur. Bir simülasyon evrenidir, mış gibi hayatların alemidir. Çok sonradan Jean Baudrillard’ın öne sürdüğü “hiper-gerçeklik” kavramı da Debord’un tespitlerini pekiştirir. Hiper ya […]
Şöhret Baltaş 13 Eylül 2024
Ege’nin yeşiline, havasına, zeytinine, denizine olduğu kadar bedenine, emeğine ve kimliğine de cesurca sahip çıkan Egeli kadınlar, şimdi bir de bağnazlaşmış olan cinsiyetçi kapitalizme karşı her yerde seslerini yükseltiyorlar. Egeli kadınların seslerini, geçmişten bugüne biraz daha yakından duyalım mı? Bu yazı dizisinin amacı, kadınların emek ve siyaset alanında ortaya koydukları direnişi bölgesel bir çerçeve örneğiyle görünür hale getirmek. Zira pek çok alanda olduğu gibi bu alanda da kadın direnişleri “görünmez” kılınmış durumda. İktidarın genel olarak emeğe karşıt politikalar uyguladığı aşikar ancak kadın emeğinin tüm bu olumsuzluğun yanında maruz kaldığı özel, özgün sorunları var. “Görünmeyen emek”, kadın emeği için artık kabul görmüş ve yerleşik hale gelmiş bir tanım. Neden “görünmeyen emek” olduğu ise, çoğu kez üzerinde fazla düşünmediğimiz bir konu. Çünkü kadın emeğinin, maruz kaldığı sistemi tanımlarken genellikle sadece “kapitalizm” belirlemesinden hareket ediliyor. Bu da kadın emeği konusunu eksik değerlendirmemize yol […]
Kadın Vardiyası 6 Haziran 2024
Kadın işçilerin mesai sonrası evlerine döndüklerinde başlayan kayıt dışı eşlik ve annelik mesailerine dair önemli tespitler yapan Kollontay, o dönem için erken kabul edilecek ancak bugünün önemli mücadele başlıklarını oluşturan bir dizi sorunu tespit eder. 1879 yılında yayımlanan Kadın ve Sosyalizm kitabında August Bebel, kadının özgürlüğünü işçi sınıfının sorunlarıyla ilişkilendirmekle kalmamış, aynı zamanda kadın sorununa ve sosyalizm tasavvuruna dair -Marksizm açısından- en özgün ve değerli katkıyı da yapmıştır. Kadın sorununu, birçok karmaşık süreci göz ardı etmeden üretim tarzı ile ilişkilendiren ve onu tarihsel bir bütünlük içerisinde kavrayan Bebel, kısa sürede kıtalararası yayımlanan bir kitaba imza atmış, yazıldığı dönemden bugüne devrolan bazı mücadele başlıklarına da kapı aralamıştır. Yıllardır var olan ezen ezilen ilişkisi, kadın ve erkek arasında süregelen bir gerçeklik olarak karşımızda dururken, Bebel işaret fişeğini yakmıştır: Kadın kurtuluşu mücadelesi, evvela kapitalizmi yenmekle mümkündür. Sınıf savaşımında her cephede birlikte savaşan kadınlar […]
Şilan Geçgel 7 Mart 2024
Evlerden, mutfaklardan, yataklardan, işyerlerinden, ilişkilerden
omzumuza binerek süren ve bitmeyen vardiyamızın sesi ve sözüdür Kadın Vardiyası!
Please login or subscribe to continue.
Üye değil misiniz? Üye olun. | Şifremi Unuttum
✖✖
Are you sure you want to cancel your subscription? You will lose your Premium access and stored playlists.
✖