VARDİYA EKİBİ


VARDİYA'DA BU HAFTA

trending_flat
Dev Yapı-İş Üyesi Kadınlarla Söyleşi: Kadınlar Şantiyelerden Örgütlü Mücadeleye Katılıyor

Sendikalar, işçilerin haklarını korumak ve çalışma koşullarını, ekonomik, sosyal ve özlük haklarını iyileştirmek için kurulan örgütlerdir. Toplu sözleşmeli ve güvenceli bir iş yaşamı için sendikalı olmamız gerekir. Sendikalar, kadın işçiler açısından cinsiyet eşitsizliğine karşı da bir direniş hattı haline gelmelidir. Kadın emeğinin örgütlü mücadelesi, toplumsal cinsiyet eşitliği mücadelesinin temel taşlarından biridir. Kadınlar, eşit işe eşit ücret, işyerinde güvenlik, tacize karşı koruma ve güvenceli çalışma koşulları gibi taleplerinin yanında doğum izni, süt izni, kreş hakkı gibi taleplerini de sendikal örgütlenme yoluyla sürdürebilir kılabilir. Bu yüzden kadınların sendikalı olması, sendikaları kadın emeğinin hak mücadelesi için bir araca dönüştürmesi ve işyerlerinde cinsiyet eşitsizliğine karşı mücadele etmesi açısından son derece önemlidir. Burada bir parantez açarak Türkiye’de yalnızca 10 kadından 4’ünün çalışma yaşamının içinde yer aldığını üstelik bunların büyük bir kısmının esnek ve güvencesiz koşullarda çalıştığını belirtmek gerekir. Çalışan kadınların yaklaşık %20’si yarı zamanlı çalışmakta, […]

trending_flat
Feminist Okuma Önerileri

Öznur Özkaya Dünyanın neresinde olursanız olun kadın olmak, kadınlığı yaşamak zordur ve mücadele gücü ile emek ister. Sevgilinden / eşinden ayrılmaya mı çekiniyorsun ? Geceleri sokakta yürürken biri arkandan geliyorsa adımlarını mı hızlandırıyorsun? Taciz edilmekten, tecavüze uğramaktan mı korkuyorsun? Her yerde seni eleştirecek birileri mi var? Kısa giyinmek istersin "yollu" derler, uzun giyinmek istersin "Sanki sana bakan var!" derler; makyaj yaptığında "boya kutusu", makyaj yapmadığında "çirkin" olursun. Bir gece sokakta biri sana tecavüz etse insanlar tecavüzcüyü savunabilir; erkek arkadaşın / boşandığın eşin seni öldürse insanlar arkandan "İlla ki hak etmiştir." diyebilir. İş yerinde aynı işi yaptığın erkek çalışan, sen o işi daha yaptığın halde, senden daha çok övgü ve maaş alabilir. Esasen kadın olmak; "Mutlaka bir yerini açmıştır, mutlaka göz süzmüştür, mutlaka aranmıştır." zihniyetiyle yılmadan mücadele etmek, cinsiyetinden ötürü her adımda hesap vermeye mecbur bırakanlara ve kadının özgürlüğünü ahlaksızlık, fikirlerini […]

trending_flat
Kutsallık ve Sömürü Arasında Annelik

Bize yıllardır aynı masalı anlatıyorlar: “Annelik, kadının en yüce görevidir.” Hayır! Annelik, patriyarkal düzenin kadınları eve kapatarak görünmez emeğe mahkûm etmesinin en büyük araçlarından biridir. Kadınlara, çocuk doğurmanın “doğal” bir içgüdü olduğu öğretilirken, çocuk bakımının ve ev içi emeğin de yalnızca onların sorumluluğunda olduğu dayatılıyor. Annelik, sevgiyle özdeşleştirilerek yüceltilirken, gerçekte kadınları toplumsal yaşamdan dışlayan, ekonomik bağımsızlıklarını ellerinden alan, onları sessiz ve sömürülmeye açık hale getiren bir sistem olarak işliyor. Kadınların anneliği seçip seçmeme hakkı bile tartışılırken, anneliği kutsamak şöyle dursun, onun nasıl bir tahakküm aracı olarak kullanıldığını görmek zorundayız. Bakım Emeği: Kadınların Omzuna Yüklenen Görünmez Kölelik Ev işleri, çocuk bakımı, yaşlı bakımı, duygusal emek… Kadınlar her gün saatlerce bu işleri yapıyor ve hiçbir karşılık almıyor. Dünyada karşılıksız emeğin %75’ini kadınlar üstlenirken, erkekler yalnızca 30 dakika ila 2 saat arasında bakım emeğine zaman ayırıyor.1 Peki bu işlerin ekonomik değeri neden yok? […]

trending_flat
Kadın, Aile ve Tayyip

Başlıktaki “Tayyip” kelimesi, bugünkü sıkıntılarımızın cisimleşmiş hali gibi değil mi? Erkeklik, şiddet, LGBTİ+ düşmanlığı gibi yüzyıllardır mücadele ettiğimiz kavramlar da son hallerini, İslamcılıkla harmanlanarak Tayyip döneminde aldılar. Cinsiyetçiliğin yeni hali ile, kadına yönelik şiddetin yeni biçimleri ile savaşırken; bir de neredeyse her gün, haklarımız AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın imzası ile gasp ediliyorsa, yaşadıklarımıza yeniden ve yeniden bakmamız gerekiyor sanırım.  Bugünün kadın düşmanı politikalarının mimarları 90’lardan beri Türkiye siyaset sahnesinde. Fazilet Partisi’nden koparak 2001’de partileşen AKP, 2002’de iktidara gelerek, kuruluşundan sonra en hızlı iktidara gelen parti oldu. Ve bu partinin liderinin, laikliğe aykırı davranışı yüzünden yargılanmış ve mahkûm olmuş olması da Cumhuriyet tarihinde bir ilkti. Onu tanıdığımız ilk özelliklerinden birinin “laiklik düşmanı” olması, sonrasında karşılaşacağımız birçok kadın düşmanı politikanın da temeliydi. Avrupa Birliği’ne Uyum Süreci’nin etkisi ile kadın hareketi açısından kazanımların yasallaştığı yıllar, AKP’nin iktidarını güçlendirmesi ile son buldu. 2010 yılında […]

VARDİYA'YA KAYIT OL

Evlerden, mutfaklardan, yataklardan, işyerlerinden, ilişkilerden
omzumuza binerek süren ve bitmeyen vardiyamızın sesi ve sözüdür Kadın Vardiyası!

Kadın Vardiyası – 2023
Bize Ulaşın: [email protected]

Login to enjoy full advantages

Please login or subscribe to continue.

Go Premium!

Enjoy the full advantage of the premium access.

Takipten Çık:

Takipten Çık Vazgeç

Cancel subscription

Are you sure you want to cancel your subscription? You will lose your Premium access and stored playlists.

Go back Confirm cancellation