Diyarbakır’da Üst Üste Şeriatçı Saldırılar!
28 Haziran’da Diyarbakır’ın Kayapınar ilçesinde bulunan Doğa Evleri sitesinde bir grup erkek, havuza giren site sakini kadınlara hakaret ederek, saldırıda bulundu. Grup, çocukların da havuzda olduğu saatlerde havuzun giriş kapısını kapattı. Grupta yer alan birisi, “Sizin ağa babalarınızı öldürmüşüz daha mezarları belli değil, siz kimle konuşuyorsunuz” ifadelerini kullandı. Ayrıca “Bugün buradan kimse sağ çıkmayacak” tehdidinde bulundu.
Grubun saldırısına dair ulaşılan yeni görüntülere ulaşıldı, söz konusu gruptakilerin havuzdaki şezlongları suya attığı ve bazı yerleri tahrip ettiği görülüyor.Son dönemde Diyarbakır’da benzer saldırılar sık sık yaşanıyor. 22 Haziran akşamı Starbucks ve Burger King şubelerine tekbir ve cihat sloganları ile saldırdı. Gözaltına alınan 16 kişinin tamamı aynı gün serbest bırakıldı.
Dans etkinliğine tekbirli saldırı
9 Haziran’da Diyarbakır’da Swingamed isimli dans okulunun açık alanda düzenlemek istediği dans gösterisine katılanlar, tekbir getiren bir gurubun saldırısına uğradı. Diyarbakır merkez Kayapınar ilçesi Tema Park’ta dün gece özel bir dans okulu dans etkinliği düzenledi. Dans etkinliğine 50 kişilik bir grup, ‘Tekbir-Allah-u Ekber’ sloganları atarak müdahale etti. (ArtıGerçek)
Küresel Cinsiyet Uçurumu Raporu: Tam eşitlik için 134 yıl lazım
Dünya Ekonomik Forumu (WEF) 2024 Küresel Cinsiyet Uçurumu Raporu’na göre, cinsiyet eşitliği yavaş yavaş ilerliyor. İlerleme hızı öyle yavaş ki, tam eşitlik için, mevcut ilerleme hızıyla gidilirse 134 yıla ihtiyaç var.
WEF 2024 Küresel Cinsiyet Uçurumu Raporunu yayımladı. Rapora göre, eşitliğe giden yolda, en uzun süreyi ekonomik ve siyasi boyutlardaki eşitsizlik alıyor ve ülkelerin bireysel ilerlemelerinin hızlarının farklı olması, genel kolektif ilerlemeyi de tehdit ediyor.
• 2024 Küresel Cinsiyet Uçurumu Endeksi, hiçbir ülkenin tam cinsiyet eşitliğine ulaşmadığını gösteriyor.
• İzlanda (yüzde 93,5) yine 1. sırada yer alıyor ve on beş yıldır endeksin liderliğini sürdürüyor. Aynı zamanda cinsiyet farkının yüzde 90’ından fazlasını kapatan tek ekonomi olmaya devam ediyor.
• Avrupa ekonomileri, küresel ilk 10’un yedi sırasını işgal etmekte. İzlanda’nın yanı sıra, bu ülkeler arasında Finlandiya (2.sıra), Norveç (3.sıra), İsveç (5.sıra), Almanya (7.sıra), İrlanda (9.sıra) ve İspanya (10.sıra) bulunmakta. Kalan üç sırada, Doğu Asya ve Pasifik’ten Yeni Zelanda (4.sıra), Latin Amerika ve Karayipler’den Nikaragua (6.sıra) ve Sahra Altı Afrika’dan Namibya (8.sıra) yer alıyor. Litvanya (11.sıra) ve Belçika (12.sıra), bu yıl ilk 10’dan düşmüş; İspanya ve İrlanda tırmanarak en iyi performans gösteren 10 ülke arasına girmiş.
Avrupa’daki en iyi beş ekonomi – İzlanda, Finlandiya, Norveç, İsveç ve Almanya – küresel sıralamada ilk 10’da yer almış. Ancak, bölgedeki 40 ekonomiden 21’i cinsiyet uçurumlarının %75’inden fazlasını kapatmış olsa da, en üst ve en alt sıradaki ülkeler arasındaki mesafe geniş iç bölgesel farklılıkları gösteriyor. Grubun en yüksek sıralamasında yer alan İzlanda ile en alt sıradaki Türkiye’nin (yüzde 64.5) arasındaki fark çok büyük.
Ülkemiz, Küresel Cinsiyet Uçurumu Endeksinde 146 ülke arasında 127. sırada yer alıyor. Suudi Arabistan 126.sırada ve bir yılda 5 sıra atlayarak, bizi bir basamak geçmiş durumda. Avrupa bölgesinde yer alan bir ülke olarak ancak İran, Pakistan, Fas, Nijerya, Lübnan, Kuveyt gibi ülkelerden iyi durumdayız.
Genel endeksi belirleyen alt kırılımlara bakarsak:
– Ekonomik Katılım ve Fırsat eşitliğinde 133.sırada, İşgücüne Katılım oranında 132. sıradayız. Kadınların İş gücüne katılım oranı yüzde 35.11 iken, Erkeklerde bu oran yüzde 71.43.
– Benzer işe ücret eşitliğinde sıramız 96, tahmini kazanılan gelirde 121.sıradayız.
– Yasa koyucular, üst düzey yetkililer ve yöneticiler sıralamasında 124. sırada yer alırken, Kadınların üst düzey yöneticilik oranı yüzde 18.48, Erkeklerin oranı yüzde 81.52 belirlenmiş.
– Profesyonel ve teknik çalışanlar sıralamasında 101.sıradayız: Kadınların oranı: yüzde 42.44 iken Erkeklerin oranı yüzde 57.56.
Okuryazarlık oranında 99. sıradayız
- En iyi durumda olduğumuz alan Eğitimsel Kazanımlar başlığı, sıramız 90. Okuryazarlık oranında 99.sıradayız. İlköğretime kayıtta 1. Sırada iken, ortaöğretime kayıtta 102. sıraya düşüyoruz. Yükseköğretime kayıtta yine 1. sıradayız.
- Eğitim sistemimizdeki tüm olumsuz müdahale gayretlerine karşın genç kızlarımızın okuma hırsının söndürülememiş olması hala umut olduğunu gösteriyor sanırım.
Ancak hala STEM (bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik) alanında kadınların oranı yetersiz ve yüzde 34.69, erkeklerin oranı yüzde 65.31. Tarım, Ormancılık, Balıkçılık ve Veterinerlik alanında eğitim alan kadınların oranı yüzde 43.62 iken erkekler bu alanda da çoğunlukta, oranı yüzde 56.38. - Mühendislik, İmalat ve İnşaat alanlarında eğitim alan kadınların oranı yüzde 27.13 iken erkeklerin hakimiyeti yüzde 72.87 oranı ile ortaya çıkıyor.
- Sağlık ve Hayatta Kalma kategorisinde 146 ülke arasında 98.sırada yer alıyoruz.
- Siyasi Güçlendirme başlığında 114.sırada, Parlamentoda Kadın Temsilinde 98’inci sıradayız.
- Bakanlık pozisyonundaki kadınlar sıralaması en kötü olduğumuz kategoriler arasında, sıramız: 134. Kadınların bu pozisyonlarda yer alma oranı yüzde 5.88 iken Erkeklerin oranı yüzde 94.12 olarak belirlenmiş. (Yetkin Report)
“Kadın yönetemez” deyip darbedenlere ceza yok
Antep’te Kuzeyşehir Mahallesi’nde site yöneticiliği yapan Gülşen Hasgül, 11 Mart 2024’te kar maskeli üç kişi tarafından saldırıya uğradı ve bıçaklandı. Saldırganlar, “Kadın dediğin evde oturur” diyerek Hasgül’ü yönetimden istifa etmeye zorladı. Hasgül ve ailesi, eski yönetim tarafından uzun süredir tehdit ve hakaretlere maruz kaldıklarını belirtti. Avukat Müslüm Kurt, Hasgül ailesinin suç duyurularının sürekli kapatıldığını ve saldırganların cezalandırılmadığını vurguladı. Tehditlerin devam ettiğini belirten aile, adalet talep ediyor.
“Kadın Dediğin Evde Oturur”
Gazetemize konuşan Hasgül ailesi eski yönetim tarafından uzun süre tehditlere ve hakaretlere maruz bırakıldığını ve bu durumun sürdüğünü belirtti. Gülşen Hasgül, seçimle yönetici olduğu günden bugüne kendisine defalarca hakaretlere maruz kaldığını belirterek “Bizi bir kadın yönetemez, yöneticiliği bırakacaksın. Kadın dediğin evinde oturur” ifadeleri ile defalarca tehditler edildiğini belirtti. Hasgül, aynı zamanda bu süreçte tacizlere de maruz kaldığını ifade etti: “Sitede tacizlere de uğradım. Onun dışında eski yönetim benim olmadığım grupta paylaşım yapıp numaramı dağıtmıştı insanlara. Şikayetçi olmuştum. Davayı çekmem ile ilgili beni sıkıştırmışlardı daha sonra nasıl olduysa takipsizlik verildi yine.”
Tehditler Sürüyor
Hasgül, “Beni bıçakladılar, eşimi darbettiler. Sürekli küfür ve hakaretlere maruz kaldık. Şikayette de bulunduk ancak nasıl oluyorsa hiçbir şey yapılmıyor bu şahıslara. Öldürmekle tehdit ediyorlar hâlâ” dedi. Saldırganların çok rahat olduklarını ve ‘Kendilerine bir şey yapılamayacağını’ söylediklerini ifade eden Hasgül, hayati tehlikeleri olduğunu ifade ederek siteden taşındıklarını söyledi. Gülşen Hasgül hâlâ tehditler aldığını ifade ediyor. Hasgül ailesi, saldırganların bir an önce cezalandırılmasını talep ediyor.
Av. Muslim Kurt: Dosyalarımız Hep Kapatıldı
Hasgül Ailesinin Avukatı Müslüm Kurt yaşananları değerlendirdi. Kurt, “S.S. isimli kişinin yönetimdeyken yaptığı usulsüz işlemlerden dolayı rahatsız olan site sakinleri Gülşen Hasgül ve eşi Mehmet Hasgül, hukuksal olarak haklarını aramak adına benden destek olmamı istediler. S.S. isimli şahıs süreci zorlaştırmak için önceden ‘Normal bir toplantı yapıyoruz’ diyerek herkesten imza toplayıp kendisini güvence altına almaya çalışıp söz konusu siteyi tamamen kazanç sağlamak amacıyla kullanmaya çalışmıştır” dedi.
Sürecin devamında yaşananları şöyle ifade ediyor Kurt: ”Daha sonra dava sürecinin çok uzun sürmesi nedeniyle S.S. ile uzlaşmaya karar verdik, yönetimin el değiştirmesinden sonra da hukuksal olarak haklarımızı talep etmeye devam edecektik. Anlaşma üzerine gereken bütün ödemeleri S.S’ye yaptık ancak S.S. Hasgül ailesinden 50 bin TL daha para istedi. Gülşen Hasgül’de ‘Ben kimsenin hakkını size yedirmem’ dedi. S.S de Gülşen Hanım’ı tehdit etti. Bu olaylardan sonra Mehmet Hasgül bıçaklandı, kısa süre sonra Gülşen Hanım kar maskeli üç kişi tarafından bıçaklandı. S.S. de site içerisinde kendisine bir kaç yandaş bulup Hasgül ailesinin evlerini terk etmesi için elinden geleni yaptı. Bunun dışında Gülşen Hanım’a tacizde bulunulması için paylaşım yapıldı. Kadın olduğu için dışlandı”
Savcılığa yapılan suç duyurularından sonuç alamadıklarını belirten Kurt, ”Hasgül ailesi hukuksal olarak hakkını aramasına rağmen savcılığa bizzat ‘Müvekkilim tehdit ediliyor can güvenliği yok’ diye suç duyurusunda bulunmamıza rağmen dosyalarımız hep kapatıldı, göz ardı edildi” dedi. (EVRENSEL)
