Emeğin Cinsiyetli YüzüSöyleşi Telli Kayalar 21 Ağustos 2025
Dersim’de bulunan Peri Tekstil’de çalışan,çoğunluğu kadın 17 işçi mobbing ve hakarete itiraz ettikleri için işten çıkarıldı. Bunun üzerine sendikada örgütlenen işçiler Peri Tekstil önünde direnişe geçti. Günlerdir süren direnişleri ilk günkü gibi taze. Haklarının teslim edilmesini işverenden talep ederken kamuoyunun da direnişlerine destek vermesini bekliyorlar. Biz de Kadın Vardiyası olarak seslerine ses olmak, direnişlerini okurlarımıza duyurmaktan mutluluk duyuyoruz.
Kışın servisin içine su damladığı için şemsiye açtığımız, battaniyeye sarındığımız bile oldu. Yorgunluktan yemek yiyecek halimiz bile kalmıyor. 6 yıldır aynı tempoda çalışıyoruz.
Peri Tekstil’de ne kadar zamandır çalışıyorsunuz? Çalışma koşullarınız nasıldı? Sizi hangi gerekçeyle işten çıkardılar?
Peri Tekstil’de işten atılan 17 kişiyiz. Her birimiz yaklaşık 5-6 yıldır burada çalışıyoruz. Şimdiye kadar hiç yıllık izin kullanmadan, aralıksız saat 08.00-18.30 arası çalışıyoruz. Pertek ilçesinden geldiğimiz için saat 6.30’da çıkıyoruz. Eve geldiğimizde saat akşam 8 oluyor. Daha işe gelirken bile sorun yaşıyorduk. İşe geldiğimiz servis sürekli bozuluyor, yolda kalıyordu. Kışın servisin içine su damladığı için şemsiye açtığımız, battaniyeye sarındığımız bile oldu. Yorgunluktan yemek yiyecek halimiz bile kalmıyor. 6 yıldır aynı tempoda çalışıyoruz. Çocuğumuza, eşlerimize zaman ayıramıyoruz. Ev ile olan alakamız neredeyse tamamen kesildi. Bazen sohbet etmek istiyoruz ama konuşmayı unuttuk neredeyse çalışmaktan. Artık psikolojimiz bozuldu. Yemekte hep aynı şeyler çıkıyordu. Sağlıklı ve yeterli beslenemiyorduk. İşyerinde sürekli “hadi hadi” baskısı, iş baskısı vardı. Sürekli daha fazlasını istediler. Bağırma olayları, baskı, mobbing sürekli oluyordu. Tuvalete bile rahat gidemiyorduk. Sırf tuvalete gitti diye uyarı alan arkadaşlarımız oldu.
Bizden önce de birkaç arkadaşımız sürekli azarlandığı ve mobbinge uğradığı için istifa etmek zorunda kaldılar. Çalışma süresi uzun olanlara özellikle baskı yapılıyordu tazminatlarını yakmak için. Bize de mobbing yapıldı. İşyerine gelirken Pertek servisinde yaşadığımız çok küçük bir tartışmadan sonra usta bizi odasına çağırarak hakaret etmeye, bağırmaya başladı. Konuşmamıza, kendimizi savunmamıza izin vermedi. Biz de onur kırıcı bu muameleden sonra demokratik hakkımız olan iş bırakma yöntemiyle işyerini protesto ettik. Ertesi gün tekrar işe gittik ama bize iş başı yaptırmadılar. Bu sefer patron bizzat bizi çağırdı ve bağırmaya başladı. Sonra hem patron hem ustabaşı bize fiziksel saldırıda bulundu. Usta, bir arkadaşımıza yumruk attı. Patron da birine dayak attı. Konuşurken defalarca kez masaya vura vura konuştu.
Sonra biz sendika üyesi olduk. Önce bize “Sizi çalıştırmam” diyordu sonra “İsterseniz iş başı yapın ama sendikasız girin, ben sendikalı işçi çalıştırmam, sendikayı tanımıyorum, sendikayla işim olmaz” dedi. Ama biz işe sendikalı olarak girmek istedik çünkü patrona güvenmiyoruz. Sendikadan istifa edip işe dönersek muhtemelen baskıları da arttıracak ve bizi teker teker çıkaracak. Çünkü daha önce bunu diğer arkadaşlarımıza yaptı. Şimdi de sendikalı bir şekilde işe dönmek için direniyoruz.
Erkek işçilere de baskı var ama bize daha fazla baskı uyguluyorlar, daha çok bağırıyor ve hakaret ediyorlar. Regl olduğumuzda bize “Sık sık neden tuvalete gidiyorsunuz” diyorlardı.
Tekstil sektöründe “kadın işçi” olmanın sizi erkek işçilerden ayıran yanları var mı? Kadın olduğunuz için ayrımcılığa uğradığınız oldu mu?
Evet, baskılar sürekli bize yapılıyor. Erkek işçilere de baskı var ama bize daha fazla baskı uyguluyorlar, daha çok bağırıyor ve hakaret ediyorlar. Regl olduğumuzda bize “Sık sık neden tuvalete gidiyorsunuz” diyorlardı. Taziyemiz olduğunda bile izin alamıyorduk. Zar zor izin alsak bile ertesi gün burnumuzdan getiriyorlardı. Ancak makine başında bayılacak hale geldiğimizde yarım saat dinlenmemize izin veriyorlardı. Bizim olmayan işleri bile bize yaptırıyorlardı. Herkes iki kişinin işlerini yapıyor içerde. Zaten fabrikanın çoğu kadın işçilerden oluşuyor. Nefes almamıza bile izin vermiyorlardı.
Biz ürettiğimiz şeyleri alamıyoruz.
Üretimini yaptığınız ürünler Caterpillar, Molly, NafNaf, Desir, Regina, Indiana Lee ve Luigi Albino gibi markalarla satışa sunuluyor. Bu markaları üretenler olarak siz de giyebiliyor musunuz?
Biz ürettiğimiz şeyleri alamıyoruz. Kaliteli ve iyi dikimli işler çıkarıyoruz ama biz ürettiğimizi almayı geçtik, ortalama kalitede ürünlere bile erişemiyoruz. Yaptığımız pantolondan almak içimizde kaldı.
Neredeyse 1 aydır direniştesiniz. Talepleriniz neler?
Sendikalı olarak işe iade edilmek, yasadan kaynaklı yıllık izin hakkımızı kullanabilmek ve fazla mesai ücreti gibi ücretlerin eksiksiz ödenmesini talep ediyoruz. İnsanca çalışacak iş koşullarının olmasını ve sendikamızın tanınmasını istiyoruz.
Kadınlar artık sesini duyurmak istiyor. Biz çok daha fazla şey feda ediyor, daha çok baskıya maruz kalıyoruz.
Yurdun her yanında başını kadınların çektiği direnişler var. Geçtiğimiz yıl Polonez direnişi 172 günün sonunda başarıyla sonuçlanmıştı. İzmir’de Digel Tekstil’de sendikalı oldukları işçin işten çıkarılan 15 kadın işçi sene başından beri direnişte. İzmir Çiğli Belediyesi’nde işten çıkarılan kadın işçiler de yine aynı şekilde direnişini sürdürüyor. Bu direnişlerin büyük bir azim ve kararlılıkla sürdürülmesinde ve çoğunlukla başarıya ulaşmasında işçilerin hepsinin veya büyük çoğunluğunun kadın olmasının etkisi var mı sizce?
Kadınlar artık sesini duyurmak istiyor. Biz çok daha fazla şey feda ediyor, daha çok baskıya maruz kalıyoruz. Sadece işyerine değil, tüm topluma direniyoruz. Daha çok şey feda ettiğimiz için daha dirençli oluyoruz.
Sendikada örgütlenmeye nasıl karar verdiniz?
Daha önce sendikayı bilmiyorduk. Başımıza bu olay geldikten sonra görüşmeye gittiğimiz avukat bize sendikadan bahsetti. Biz de BİRTEK-SEN ile kendimizi daha güvende hissettik. Sendika sayesinde özgüvenimiz arttı. Şu anda direniyorsak, bu sendika sayesinde.
Direnişiniz boyunca kamuoyunun size karşı tutumu nasıl? Sesinizin yeterince duyulabildiğini düşünüyor musunuz? Diğer sendikalardan veya siyasi partilerden destek görüyor musunuz?
Direnişimizi ziyaret edenler oldu hem siyasi partilerden hem demokratik kitle örgütlerinden. Ama vali görüşme talebimize cevap vermiyor. Kamuoyunda sesimizin yeterince duyulduğunu düşünmüyoruz.
Kamuoyuna da çağrımız direnişimizin sesini yükseltmesi ve daha çok gündem haline getirmesidir.
Kadın Vardiyası’nda yayınlanacak söyleşimiz. Bizim aracılığımızla ulaşacağınız okurlara sizlere destek olmaları için ileteceğiniz mesajınız var mı?
Sonuçta biz kadın işçileriz; çok fazla sorumluluklarımız var. Sömürülüyoruz. 40 derecelik sıcaklarda günlerdir direniyoruz. Öncelikle işverene çağrımız var; kanunlara uysun, haklarımızı versin ve sendikalı olma hakkımızı tanıyarak bizi işe iade etsin. Kamuoyuna da çağrımız direnişimizin sesini yükseltmesi ve daha çok gündem haline getirmesidir.
Editör: Telli Kayalar
Düzelti: Telli Kayalar
Tasarım ve Sosyal Medya: Melike Çınar, Sabâ Esin, Seda Bedestenci Yegâne, Sinem Yıldız
Seslendirme: Filiz Kılıç, Figen Algül
Please login or subscribe to continue.
Üye değil misiniz? Üye olun. | Şifremi Unuttum
✖✖
Are you sure you want to cancel your subscription? You will lose your Premium access and stored playlists.
✖