Background

Kurumsal Hayatta “Kadın” Olmak…

Kurumsal hayatın ruhumda açtığı yaralarla baş etmek oldukça güç. “Merhemi ise ancak kadın dayanışması olabilir” düsturuyla yaşadığım deneyimleri ve bana hissettirdiklerini canım kadınlarla paylaşmak istedim. Aynı duyguların bekçileri olduğumuzu görmek hepimize iyi gelecektir. 

Kadına toplum tarafından yüklenen birçok rolden birini, “annelik” rolünü deneyimleyen biri olarak hamilelik sürecinde ve sonrasında yaşadığım haksızlıklardan bahsetmenin kadın dayanışması açısından yararlı olacağına inanıyorum.

Yaklaşık bir senedir çalıştığım işyerimde, işe kabul edilmek için önüme “bir süre hamile kalmayacaksın” şartı getirildiğinde aslında şaşırmamıştım. 

Bir kere daha özel hayata yapılan müdahaleyi, kadın olmaya yönelik “hamile kalmayacaksın” şeklindeki hakareti üzülerek dinlesem de şartlar gereği işi kabul etmek zorunda kaldım. Bir senem dolmadan hamile kalmamla başlayan süreç mobbinge maruz kalmamla sonuçlandı. 

Hamile olduğumu açıklama sürecim çok sancılı geçti. Yöneticilerim ve insan kaynakları, hamileliğimi oldukça kötü karşıladı. 

Günde 7.5 saat çalışmam gerekirken işimi kaybetmemek için fazla mesai yaptım, gece geç saatlere kadar çalıştım. Bırakın pozitif ayrımcılığı, fazla mesai nedeniyle bebeğim ve benim sağlığım tehdit edildi. Fazla mesai mecbur değilmiş gibi bir imaj çizseler de uğradığım gizli mobbing nedeniyle hep diken üstünde yaşıyordum.

Doğum sonrası işimi kaybetme korkusu yaşadığım halde, 4 aylık ücretli izne ek olarak ücretsiz izin kullanmayı tercih ettim. İzin sürecimde adeta çocuk sahibi olduğum için beni cezalandırmak istercesine zam yapmadılar. Çeşitli ödemelerden mahrum bıraktılar. 8 ay sonunda işe dönmek istediğimde ise işe başladığım ilk gün beni işten çıkardılar. 

İşten çıkarılma sürecimde çeşitli ödemeler alabilmiş olsam da yaşadığım bu deneyim nedeniyle sonraki yıllarda kariyerim sekteye uğradı. İşe başladığım diğer kurumlarda, işten çıkarılmış olmam bahane edilerek daha düşük maaşla işe başlamak zorunda kaldım. Maaşımı ve kariyerimi toparlamam yıllarımı aldı. Ve bütün bunlar sırf kadın olduğum için başıma geldi. 

Tüm bunlara maruz kalan bir kadın olarak son olarak şunları söylemek istiyorum. Yapamazsın diyecekler, sesimizi kısmaya çalışacaklar, renklerimizi soldurmaya çalışacaklar. Toplumun dayattığı “anne, eş, sevgili” gibi rolleri peşinen kabul etmemizi, kendimizi bu roller üzerinden tanımlamamızı isteyecekler. Biz bütün bu dayatmalara rağmen inadımızdan vazgeçmeyeceğiz! Eril dünyanın bize biçtiği rollerin üzerini çizecek ve kadının gücünü ortaya koyacağız. İçimizdeki renklerin solmasına izin vermeyecek, kadınların özgür ve kendi olabildiği bir ülke için çalışmaya devam edeceğiz.

Editör: Şöhret Baltaş
Düzelti: Şöhret Baltaş
Tasarım ve Sosyal Medya: Melike Çınar, Sabâ Esin
Seslendirme: Filiz Kılıç

Kadın Vardiyası – 2023
Bize Ulaşın: [email protected]

Login to enjoy full advantages

Please login or subscribe to continue.

Go Premium!

Enjoy the full advantage of the premium access.

Takipten Çık:

Takipten Çık Vazgeç

Cancel subscription

Are you sure you want to cancel your subscription? You will lose your Premium access and stored playlists.

Go back Confirm cancellation