Background

Sen affetsen ben affetmem

Şilan Geçgel

Bir gün çıkıyor takım elbiseli erkekler, “helalleşeceğiz” diyor; “yemek tuzsuz diye” kadınları katleden “gurme” katiller, mahkeme salonlarında af diliyor ve salıveriliyor… 

Tansu Çiller’in eşi Özer Uçuran Çiller’in, evinde geçirdiği kalp krizi sonucu hayatını kaybetmesinin ardındanPervin Buldan bir açıklama yayımlamış:

“Ne kadar manidar değil mi Tansu Çiller? Bugün 1 Haziran. 3 Haziran, yani iki gün sonra Savaş Buldan, Adnan Yıldırım ve Hacı Karay’ın 30. Katledilme yıldönümleri. Senin eşin yatağında öldü, bizimkiler ise senin emrinle işkenceyle.”

3 Haziran 1994’te İstanbul’da kaçırılıp işkenceyle katledilen Kürt iş insanı Savaş Buldan’ın eşi Pervin Buldan, yıllar sonra unutmadım ve affetmedim demiş.1

“Affetmek iyileştirir mi?”

Affetmek üzerine düşünmeyen yoktur sanırım. Gündelik hayatımızın bir iç huzursuzluğuna dönüşen kimi olaylardan, toplumsal olaylara… Her gün bir biçimde unutmak, unutmamak, affetmek veya ısmarlama affetme girişiminde bulunmak gibi uçlar arasında savruluyoruz. Bir gün çıkıyor takım elbiseli erkekler “helalleşeceğiz” diyor; “yemek tuzsuz diye” kadınları katleden “gurme” katiller, mahkeme salonlarında af diliyor ve salıveriliyor… 

Kişisel gelişim kitapları belki de en çok affetmeyi yazıyor; öğütlüyor okura. Öyle ya, “iyi insanların intikamıdır affetmek” ile “affet ve iyileş” propagandasının bini bin para. Sanki bir belleğimiz yokmuş; dahası bize ait olmayan bir acıyı ve yası başkası yerine de affedebilirmişiz gibi.

Pervin Buldan adına Tansu Çiller’i affedebilir miyiz örneğin? Hadi onu affettik diyelim, geçtiğimiz hafta mücadelelerinin 1000. haftalarını dolduran Cumartesi Anneleri’nin kaybedilen sevdiklerini kaybedenleri de affedecek miyiz?

Geçtiğimiz aylarda Dipnot Yayınları, FeryalSaygılıgil’in derlediği Affetmenin Politikası isimli kitabını yayımladı. Murat Yurtgül ve Suruç Katliamında yaşamını kaybedenlere ithaf edilen bu güzel kitaba; affetmeyi, unutmayı, politik özür dilemeyi işleyen birçok akademisyen ve yazarın kalemi değmiş. 

Affetmenin Politikası üzerine bir giriş yazısı kaleme alan Feryal Saygılıgil, kapitalizmin insanın acısı yokmuş gibi, “acıya bakmamayı” öğrettiğinden bahsederek başlamış işe. 2Kapitalizm koşullarında acıya bakmamak; kutsal bir özne olarak bireyin ve bireysel kurtuluş reçetesinin en önemli ilacı.

Acıya bakmamanın, bakmayı reddetmenin en önemli nedenlerinden birinin unutmak olduğunu düşünüyorum nicedir. Unuttuğumuzda ortada görülecek bir acı ve dolayısıyla affedilecek bir durum da yoktur. Bu yüzden affetmeyi konuşabilmek için; önce unutmamayı hatırlamak ve acıya bakma iradesini politik bir tutuma dönüştürmek gerekir zannımca.

Unutmamak eylemi birey için bir ödül müdür, bir ceza mıdır bilinmez. Ancak tek başına bireyin hafızası bir kartopudur; acıya bakmakla, duygudaşlık yapmakla ve kolektif hafızayı güçlendirmekle bireyin hafızası toplumun hafızasına; bir kartopu da çığa dönüşür. Birbirini besleyen, birbirinin içine geçen ve birbirinin aynası olan hafızalar.

Paul Connerton, Toplumlar Nasıl Anımsar isimli kitabında bireysel ve kolektif hafıza arasındaki köprüyü şöyle açıklıyor:

“Ne kadar kişisel olursa olsun, her bellek yoklama işi, her anımsama, hatta yalnızca bizim tanık olduğumuz olayları anımsamamız, hatta dile getirilmemiş olarak duran düşünceleri ve duyguları anımsamamız, başka birçok kimsenin de sahip olduğu bir düşünceler kümesiyle ilişki içinde olur; kişiler, yerler, tarihler, sözcükler, dil biçimleri gibi şeylerle olur; yani, bir parçası olduğumuz veya parçası edildiğimiz toplumların maddi ve manevi tüm yaşamlarıyla birlikte gerçekleşir.”

Affetmenin Politikası; Cizre bodrumlarından, Barış Sürecine, ekolojik yıkıma; Kürtler, Ermeniler, kadınlar affeder mi diye soruyor. Bağışlamayı, uzlaşmayı, adaleti ve helalleşmeyi masaya yatırıyor.

Onurlu bir barış ve onurlu bir hayat için hınç ve umudumuz baki olmakla birlikte; Tanıl Bora’nın, “Helalleşmede bir sıkıntı var yani”3 dediği yerden helalleşmeyeceğiz; hesaplaşacağız demek de mümkün sanırım.

Kitapta da atıf yapıldığı gibi yazıyı, Bergen’in bir şarkısı ve affetmek iyileştirir mi sorusuna bir yanıtla kapatıyoruz:

“Bütün zalim olanları

Sen affetsen ben affetmem.”4

Künye: Affetmenin Politikası, Der. Feryal Saygılıgil, Ankara 2023, Dipnot Yayınları, 383 Sayfa

Katkı sunanlar: Ali Çakmak, Cansu Muratoğlu, Fatmagül Berktay, Feryal Saygılıgil, Hatice Çoban Keneş, Hülya Dinçer, Işıl Çoklar Okutkan, İlkay Özküralpli, Kayuş Çalıkman Gavrilof, Nesrin Uçarlar, Nimet Altıntaş, Sare Öztürk, Sevilay Çelenk, Sibel Kır, Umut Tümay Aslan ve Tanıl Bora.

  1. https://bianet.org/haber/tansu-ciller-in-esi-ozer-ucuran-ciller-oldu-296024 ↩︎
  2. Sayfa 15
    ↩︎
  3. Sayfa 119
    ↩︎
  4. Sayfa 334
    ↩︎

Kadın Vardiyası – 2023
Bize Ulaşın: [email protected]

Login to enjoy full advantages

Please login or subscribe to continue.

Go Premium!

Enjoy the full advantage of the premium access.

Takipten Çık:

Takipten Çık Vazgeç

Cancel subscription

Are you sure you want to cancel your subscription? You will lose your Premium access and stored playlists.

Go back Confirm cancellation